ÖZET
Kesici-delici alet yaralanmalarında, yara özellikleri ayrıntılı tanımlanmadan yaranın sütüre edildiği olgularla pratikte karşılaşılmakta ve bu gibi durumlarda adli raporun düzenlenmesinde sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu olgu sunumunda, Anabilim Dalımızdan adli raporunun düzenlenmesi istenilen, dış merkezde yara özellikleri iyi tanımlanmamış bir olguda çekilen Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) tetkikinde kas kesisini gösteren bulgular saptanması nedeniyle, adli tıbbi açıdan MRG tetkikinin önemini ortaya koymak amaçlanmıştır. Yaralanma tarihinden yaklaşık 2,5 ay sonra Anabilim Dalımıza gönderilen 21 yaşındaki erkek olgunun dış merkez evrakında kas kesisi olup olmadığının belirtilmemesi nedeniyle yaralanmanın “basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif olup olmadığı” hakkında karar verilemedi. Ortopedi ve Travmatoloji konsültasyonu istenmesi sonrasında çektirilen MRG ile kas yaralanmasının varlığı gösterildi ve olgunun raporu buna göre düzenlendi. MRG, yara özelliklerinin belirlenmesi açısından faydalı bir tetkik olmasına rağmen maliyeti göz önüne alındığında bu durum, olguyu ilk gören hekimin yara özelliklerini ayrıntılı ve usulüne uygun olarak tanımlamasının adli rapor yazımındaki önemini bir kez daha ortaya çıkarmıştır.