ÖZET
Amaç:
Her yıl dünyada ortalama bir milyon birey intihar ederek hayatına son vermektedir. Bu oran madde kullanan ve suç popülasyonu gibi dezavantajlı gruplarda çok daha yüksektir. Bu gruplarda psikiyatrik bazı sorunların yanı sıra, sosyal sorunların katkısı intihar riskini yükseltmektedir. Ülkemizde bu bireylere yönelik psikososyal çalışmalar yapılıyor olsa da, intiharı önleme ve intihar risk faktörlerine yönelik çalışmalar henüz beklenen düzeyde değildir. Bu nedenle bu çalışmanın amacı, denetimli serbestlik tedbiri almış suçlu ve madde kullanımı olan bireylerde aile işlevselliği ve sosyal destek algısı gibi çeşitli psikososyal değişkenler ile kişilik faktörünün intihar riski üzerindeki etkisini incelemektir.
Gereç ve Yöntem:
Bu amaç doğrultusunda bu çalışma 183 madde kullanıcısı ve 220 suç işlemiş birey olmak üzere 403 erkek katılımcıyla yapılmıştır.
Bulgular:
Çalışmanın sonuçlarına göre bekar olmak, düşük geliri olmak, erken yaşta suç işlemek, madde kullanım davranışı ve birden fazla madde kullanım davranışı ile intihar riski arasında önemli bir ilişki olduğu görülmüştür. Ayrıca, intihar riskinin en iyi yordayıcı değişkenlerinin kişilik özelliklerinden nörotisizm, psikotisizm ve aile üyelerinin birbirlerine yönelik zayıf ilgileri olduğu bulunmuş, R2= 0.551, F (12, 389) = 39.79, p < .001; Adjusted R2= .537, açıklanan varyans oranının %55 olduğu görülmüştür.
Sonuç:
Bu sonuçlar doğrultusunda, intiharı önleme çalışmalarında aile gibi sosyal destek faktörlerinin de çalışmalara dahil edilmesi intihar riskini düşüreceği öngörülmektedir.