ÖZET
Cinsel işlev bozuklukları lıeın erkeklerde, hem de kadınlarda sık olarak görülebilen bir durumdur. İyi giden bir evlilik birliğinin teşekkülünde ııyıımlıı bir cinsel birlikteliğin varlığı önemli bir yer tutmaktadır. 15ıı uyumun bozulduğu durumlarda eşler evlilik birlikteliklerinin daha fazla devam edemeyeceğini belirterek boşanmak amacı ile mahkemelere başvuruda bulunabilmektedirler.
Adli tıp uzmanları bir yok konuda olduğu gibi cinsel işlev bozuklukları konusunda da mahkemelere tıbbi bilirkişi olarak bilgi sunmaktadırlar. Ancak gözlemlerimiz mahkemelerin cinsel işlev bozuklukları ile ilgili olarak adli tıp uzmanlarına daha ziyade erkekler ile ilgili başvurularda bulundukları yönündedir.
Kadın cinsel işlev bozuklukları erkek cinsel işlev bozuklukları gibi kompleks bir yapıya sahiptir. Üstelik genel inanışın aksine kadın cinsel işlev bozukluklarına erkek cinsel işlev bozukluklarından daha sık rastlanınaktadır. Ülkemizde bu konuda fazla sayıda çalışmanın yapılmış olmamasının sebebi belki de Türk aile hayatının bu tür konularda dışa kapalı bir yapıda olmasıdır.
Bu çalışmanın amacı kadın cinsel işlev1 bozuklukları ile ilgili genel bilgiler sunarak konunun adli tıbbi ve hukuki vonleıini irdelemektir. Dileğimiz bu konuda çalışmalar yapan kişilerin sayılarının artmasıdır.