ÖZET
Dil ile söylem bir bütündür; edebi eserler yolu ile söylemin bir parçasını oluşturan ve tarihsel, sosyal, psikolojik birçok olgu hakkında bilgi veren edebiyat, Dilbilim dışındaki bilim dalları tarafından da incelenmektedir; multidisipliner bir özelliğe sahip olan Adli Bilimler de bu bilim dallarından biridir. Polisiye, edebiyatın bir parçasını oluşturduğundan, bu parçanın Adli Bilimler ile ilişkisi kaçınılmaz derecede ön plandadır. Zira insanoğlunun ortaya çıkışından itibaren, suç olgusu insanlığın yaşantısında yer tutmakta, bu durum edebi eserlerde de kendini göstermektedir. Suç-suçlu-araştırmacı üçgeninin oluşturduğu polisiye, böylesi bir dünyada Adli Bilimler’in yararlandığı bir kaynak mahiyetindedir. Bu çalışma, polisiyenin Türk ve dünya edebiyatındaki konumunu değerlendirerek, polisiyenin gelişim evrelerini incelemek için gerçekleştirilmiştir.
Çalışma kapsamında literatür taraması yapılmış, polisiyenin gelişim evrelerinin Türk ve dünya edebiyatındaki izi sürülmüştür. Bu bağlamda nitel bir çalışma hazırlanmış ve Türk ve dünya edebiyatında hüküm süren polisiye kültürünün en önemli ve canlı eserleri, kronolojik bir şemada toparlanmıştır.
İnceleme sonucunda, polisiyenin doğuşunun polis gücünün etkisi ile geçekleştiği, tarihe adını yazdırmış polis ve dedektiflerin günümüzde hâlâ gizemini koruyan edebi eserlere ışık tuttuğu bilgisine ulaşılmıştır.