ÖZET
Kimi zaman bir ceza yöntemi olarak kullanılan cinsel istismar yönünden cezaevleri özellikle çocuklar açısından yüksek riskli alanlardır. Bu makalede cinsel istismar suçunu işleyen ve bu suç nedeniyle cezaevindeyken cinsel istismara uğrayan bir olguyu sunarak çocuk haklarına dikkat çekmek istedik.
İki kişi tarafından cinsel istismara uğradığı iddia edilen 10 yaşında erkek çocuğun muayenesinde; anüste enfekte alanla fibröz bantlar, anüse doğru uzanan ekimozun olduğu, anal pililerin simetrisinin bozulduğu, anal tonusun hafif azalmış olduğu ve anüsün ovalleşmiş görünümde olduğu saptandı.
Cinsel istismar suçu işlediği iddia edilen 14 yaşında erkek tutuklandı. Tutuklandıktan 9 gün sonra kliniğimize başvurdu. Vücudunda ekimoz ve abrazyonlar saptandı. Aynı koğuştaki diğer çocuklar tarafından dövüldüğünü iddia etti. İki ay sonra aynı çocuk, tuvalette darp edildiği ve anüsten kalem sokulduğunu iddia ederek kliniğimizde muayene edildi. Muayenede darp ve fiili livata bulgularına rastlanmadı. Psikiyatrik değerlendirmesinde travma sonrası stres bozukluğu tanısı kondu.
Birleşmiş Milletlerin Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre devletin, çocuk haklarını koruması zorunludur. Cezaevlerinde de çocuk hakları korunmalıdır.
Fail ve mağdur olan olgumuz, cezaevinin suçun önlenmesinde etkisiz kalması nedeniyle, cinsel istismar, suç ve cezaevi ortamından yeterli derecede korunamamıştır.