ÖZET
Pelvik inflamatuar hastalık (PID) olgularının klinik açıdan geç tanınması mortalite ve morbidite açısından önemli sorunlar yaratması nedeni ile medikolegal açıdan incelenmesini de gerekli kılmaktadır. Olgumuzu PID olgularında sessiz klinik ile gidişin komplikasyonları üzerinde durarak litaratür ile birlikte tartışmayı amaçlamaktayız. Olgumuz 38 yaşında hastaneye uzun süredir devam eden nonspesifik kalça ve bel ağrıları için başvuran ve antienflamatuar tedavi görüp en son yapılan ağrı kesici ve anfienflamatuar enjeksiyondan sonra ani bir şekilde ölen bir kadındır. Dış muayenesinde sağ ingunal dış yan ve sağ uyluk üst iç bölümünde sarı yeşil renkte ekimoz alanları dışında belirgin herhangi bir bulgu saptanmadı. Otopside akciğerlerde konjesyon, batında perihepatik ve perisplenik alanda gri yeşil renkte membranlar, karaciğer ve dalak kapsüllerinde fibröz kalınlaşmalar, sağ over ve tubanın pelvis duvarına yapışık, Doug-las boşluğunda kolleksiyon olduğu izlendi. Mikroskopik incelemede kalpte konjesyon, akciğerlerde hiperemi, karaciğerde bağ dokusu artışı, parankim hücrelerinde yer yer nekroz, köp-rüleşme nekrozları, tuba uterina duvarında ve omentumda yer yer folikül oluşturan iltihabi hücre infiltrasyonu bulguları görüldü. Laboratuar incelemelerinde ise herhangi bir özellik saptanmadı. Ölümün pelvik inflamatuar hastalığa bağlı gelişen he-patit, abse formasyonu ve peritonit sonucu meydana geldiği rapor edildi.